İHA yani ‘İnsansız Hava Araçları’nı havacılığın içinden ve dışından olan birçok insan duymuştur. Gün geçmiyor ki savunma sanayimiz bu alanda dünya çapında başarılara, yeniliklere imza atmasın… Bu hava araçlarını bilinçli şekilde ve silahlı kuvvetler ile emniyet güçleri kullanıyor.
Peki, son yıllarda patlak veren küçük model hava araçlarının geliştirilerek özellikle fotoğraf makinesi ve video kamera taşıyabilir olanlarını ve hobi amaçlı olanlarını kimler, hangi eğitimleri alarak kullanıyor? Bu durum tehlike arz ediyor mu yoksa etmiyor mu? Tüm bu soruları bu konuda çalışmalar yapan, daha otoritemiz yönetmelik hazırlığı içerisindeyken bu konuda makaleler yazan Berk Barbaros’ a sordum ve bu konuşmayı sizlerle paylaşıyorum.
Berk selamlar. Öncelikle okuyucularımız için bize kendinden bahseder misin?
Çok küçük yaşlarda havacılıkla ilgilenmeye başladım. Çankaya THK şubesine gidip geliyordum. Evde kendim de bir şeyler yapabilir miyim diye düşünürken, hava araçları nasıl yapılır? Manuelleri, mevzuatları nelerdir? diye araştırmaya başladım. 16 yaşıma gelince İnönü’ ye planör, yelkenkanat, yamaçparaşütü, model uçak vb. kurslara gitmeye başladım. Üniversite’de de pilotaj seçtim. Şimdi bu bölümde okuyorum.
İHA’lar ile ne zaman ve nasıl ilgilenmeye başladın?
Model uçakları pek fazla önemsemezdim. İçinde olmayınca uçmaktan nasıl keyif alınır anlamazdım. Fakat elimde model uçak vardı ve uçurabiliyordum. Zamanla ilgim arttı. Okulda uçak tasarım ve performansı dersinde acaba kendi uçağımı yapabilir miyim diye düşünürken kendi İHA’mı tasarladım. Sizin de okuduğunuz makaleyi yazmadan önce açıkçası yasal düzenlemeler çok ilgimi çekmiyordu. Daha sonra FPV sistemleri ile ilgilenmeye başladım. Bu sistemlerle ilgilenmeye başladıkça da internetten araştırmalar yaptım. Bu araştırma sırasında insanların bilinçsizce aletli uçuş, hava sahaları içerisinde izinsiz uçuşlar, yerdeki insanlara yakın uçuşlar gibi uçuşlar yaptıklarını görünce de bu işin nasıl yapılması gerektiğine dair yazma isteği duydum.
İHA MI, OYUNCAK MI?
İHA’ lar ile model uçakları, helikopterleri birbirinden ayıran özellikler nelerdir?
Bu tanımlamalarda büyük sıkıntılar var. Arada yok denecek kadar ince bir çizgi var. En küçük model uçak bile aslında İHA’ dır. Fakat modelcileri de hobiye küstürmemek lazım. Bu açıdan çok hassas bir konu… O yüzden aradaki farkı benim belirlemem çok doğru olmaz ama yetkili otoritenin bu konu üzerine uzman kişilerin görüşlerini alarak bu tanımlamaları en uygun şekilde yapması gerekiyor.
İHA’ ların sivilde kullanım alanları nelerdir? Ülkemizde ve dünya da hangi alanlarda kullanılıyor?
Sivil olarak bahsedeceksek, dünyada hobi kullanımı dışında, yangın gözetleme, arama kurtarma, elektrik hatları gözetimi, dizi, reklam çekimlerinde kullanılıyor. Hatta şu an televizyondaki bütün dizilerde ve reklamlarda bu sistemler kullanılıyor. Ülkemizde yangın ve elektrik telleri gözetiminde kullanılmıyor ama medyada kullanıldığını biliyorum.
AMAN DİKKAT ADAMI ÖLDÜRÜR!
Yazılarından takip ettiğim için biliyorum sen özellikle bu konuda dikkat çekmek istiyorsun. Bilinçsizce kullanımlarda ölümlere bile sebep olduğunu okumuştum. İHA’ ların tehlikeleri nelerdir?
Bir örnekle açıklayayım, bunu makalemde de yazmıştım. 5 Eylül 2013’ de USA’ de 19 yaşında biri model helikopterinin kontrolünü kaybederek kafasından ve boynunda yaralanarak ölüyor. Burada ölen kendisi değil bir başkası da olabilirdi. Çünkü bu aletler yüksek performanslı aletler.
İHA kullanıcıları için Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü geçtiğimiz aylarda bir yönetmelik yayınladı. Bu konuda görüşlerin nelerdir?
SHT-İHA dan bahsediyoruz. Bu yönetmelik askeri uçuşlar göz önüne alınarak yapılmış. Sivil kullanıcılar göz ardı edilmiş gibi gözüküyor. Oradaki kilo limiti neden var anlamak zor. Açıkçası 4kg. altında oldukça performanslı aletler var. Tanımlamalarda büyük sıkıntılar var.
Yayınlanan yönetmeliğe göre belli bir kilo üzerindeki İHA’ ları kullanmak için PPL ( Özel pilot lisansı ) sahibi olmak gerekiyor? Sence bu gerekli mi? Yoksa aşırıya kaçan bir önlem mi?
Açıkçası bu az bile… Çünkü insanlar bu cihazlar ile uçuş planı çekmeden kafalarına göre şehirlerin içerisinde, notamlı sahaların içerisinde uçuyor. Buna karşılık bir yaptırım yok. Kimsenin bunlardan haberi de yok. Kolluk kuvvetleri bile bu konuda bilgisiz. Sıradan birine İHA denince akıllarına askeri modeller geliyor. Fakat hobi amaçlı kullanılanlar da İHA ve bilinçsizce kullanıldığında aynı tehlikeyi taşıyor. PPL denince de biz direkt uçak düşünüyoruz. Halbuki helikopter için de PPL var. Ultralight için ayrı lisans var. Bu iş için de ayrı bir lisans olmalı…
Peki ama onlarca çeşit İHA var. Döner kanatlı, sabit kanatlı vb. tüm bu farklı sistemler nasıl bir lisans ve eğitim altında toplanabilir?
Döner kanatlı, sabit kanatlı gibi ayrı bölümlere ayrılıp bunun yanında gövde ve motor sistemleri gibi küçük dersler verilerek bir eğitim programı hazırlanabilir. Kullanılan parçalar üç aşağı beş yukarı aynı; bu yüzden bu araçların inşası ile de ilgili dersler verilmelidir. Çünkü bunlar çok hassas sistemler. Örneğin, lehim yapmayı bilmeyen birisinin yaptığı yanlış lehim sonucu bu araçlar uçuş sırasında çok ciddi tehlike yaratabilirler… Uçuşa elverişlilik konusunda da bu araçların inşası sonrasında yetkili bir kuruluşa gösterilip uçuşa elverişlilik bandrolu alınması zorunlu hale getirilebilir.
KESİNLİKLE DÜZENLEME LAZIM!
Dünya’ da bu konuda yapılan düzenlemeler nelerdir?
Bildiğim kadarıyla İngiltere, Amerika başta olmak üzere yapılan birçok düzenlemeler var. Fakat uygulamaları ile ilgili de sıkıntılar var. Mesela Amerika’ da “ AMA ( Academy of Model Aeronautics ) ” diye bir kuruluş var. FPV ve model uçuracak siviller buraya üye oluyor. Buranın düzenlemeleri var. Mesela FPV uçuracak kişinin yanında bir kişi daha olması gerekiyor. Bu kişi sadece uçağı gözetliyor. Çevre kontrolü yapıyor. Limitlerin içerisinde mi diye kontrol ediyor. Mesela AMA uçuşa elverişlilik bandrolü de veriyor. Fakat orada da ciddi miktarda illegal uçuş var.
Benim şahit olduğum bazı İHA kullanıcıları bu araçları şehir içerisinde 1000- 1500 metreye kadar çıkartıyor. Bu hava araçlarında transponder olmadığı için radarlarda da gözükmesi zor. Bu konuda sence nasıl bir düzenleme yapılmalı ya da önlem alınmalı?
Şehir içerisinde kullananlar genelde sabit kanatlı platformları değil döner kanatlı sistemler kullanıyor. Döner kanatlı sistemlerin kullanımı gerçekten zor. Kontrol kabiliyeti çok zor ve teknik bir arızada hiç güvenli değil. Bu kontrolü güç sistemleri dizginlemek için oto-pilot sistemleri kullanılıyor. Bu oto-pilotlar elbette ki havacılıkta alıştığımız sistemler gibi değil ve kullanıcı hatası olmaksızın çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Sabit kanatlı olmadığı için bir süzülüşleri de yok. Bu tip araçlara insanlar keyfi ulaşamamalı… Örneğin siz uçuş okulundasınız resmi bir yere kayıtlısınız. Transponder’ ınız olmasa dahi hava aracı ile uçmadan önce bir sürü resmi işlem yapıyorsunuz. Herkes o uçağı kimin uçurduğunu ve nerede uçurduğunu biliyor. Bunun da aynı şekilde olması gerekiyor. Ticari kullanıcı ile hobi kullanıcılarının tıpkı özel pilot lisansı, ticari pilot lisansı gibi ayrışması gerekiyor. Ayrıldıktan sonra da hobi kullanıcıları için SHGM; nerelerde, hangi irtifalarda uçabilir gibi çeşitli düzenlemeler ve kısıtlamalar getirmeli… Ticari kısımdakiler için ise kesinlikle bir platformda birleşmeliler ve notamlarda bu uçuşlar yer almalı. Helikopterden ya da uçaktan yapılan çekim ile hiçbir farkı yok. Sadece uçan aletin ebatları farklı oluyor. Genel havacılık, hava taksi işletmelerinin belli ve kayıtlı olması gibi ticari faaliyet yapan firmaların da SHGM’ de kayıtlı olması gerekiyor.
Yurtdışında bazı kumandalarda ICAO kodlu havaalanlarına yazılımları tarafından hava aracını yaklaştırmayı engelleyen modeller olduğunu okumuştum. Ülkemize giren en küçüğünden en büyüğüne bütün İHA’ lara bunun uygulanması gerekmez mi?
Tüm havaalanları, notamları sisteme girerseniz uçulacak alan Türkiye’ de ne yazık ki kalmıyor. Otomasyona güvenmektense kişilere eğitim verilip, bu kişileri düzenlemelere uymasını beklemek daha doğru olacaktır. İHA kullanıcılarının bu işi yaparken sorumluluk almaları ve arkasında durmaları gerekiyor.
Peki son olarak bu konunun denetlenmesi ve ceza-i yaptırımları konusunda nasıl düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünüyorsun?
Kayıtsız uçanlara kesinlikle ceza getirilmeli diye düşünüyorum. Kayıtlı, kayıtsız tüm kullanıcılar için konuşacak olursak da normal pilotların uyması gereken tüm uçuş ve yer operasyonlarındaki kurallara uyulması gerekiyor. Uymayanlara da aynı pilotlara, teknisyenlere ve işletmecilere yapılan yaptırımlar uygulanmalıdır. Kayıtlı kullanıcıların lisanslarını kolluk kuvvetlerinin kontrol etmesi gerekiyor. Çünkü şehir içerisindeki kullanıcıları SHGM kontrol edemez. Yüzlerce kullanıcı var. Bunu en iyi kolluk kuvvetleri yapabilir. Bu yüzden bu konuyla ilgili kolluk kuvvetlerine de kısa bir eğitim ya da seminer gibi bir şey verilebilir. Bu şekilde denetim ve kontrol daha iyi yapılabilir.
Soru, görüş ve önerileriniz için, Twitter ve İnstagram‘dan bana ulaşabilirsiniz.
E:posta: info@irfanozanongun.com
Kaynak: http://www.kokpit.aero/kamerali-model-tehlikeli-mi?writer=18